9/29/2010

ne ilginç di mi..
aslında herkes aynı karmaşalarda; aynı zayıflıklar, aynı kalp kırıklıklarında..
ama kendininkini farklı sanıyo..
en çok acıtanın o olduğunu düşünüyo..
oysa diil öyle..
hepsi aynı acıtıyo.
senin yaşadığın diil en acıtan.
e benimki de diil..
hepsi aynı..

bi de galiba en iyi becerebildiğimiz şey yalnız olmak.

kiss! / hey gidi günler hey :)


9/28/2010

kırık kucaklaşmalar

tabi ki gitmedim açılışmış vs herneyse.. söylemiştim size, hehe :) biliyorum ben ne yapıp neye kalkışmayacağımı (öyle iyi biliyorum ki! ) -heveslensem bile!

ne zamandır bu kadar üstüste tembelliğe gömülmemiştim.. harika bir duygu.. unutmuşum! bu gece almadovar izledim; los abrazos rotos (kırık kucaklaşmalar). ben sevdim (farklı şeyler izlemek te güzel değil mi zaten), severim almadovar'ı. ayrıca penelope cruz u da..(elifime benzer çok / evet o da o kadar güzeldir)


sonra.. farkettim ki hakkaten sulugöz olmuşum ben, bi de bu aşk/drama filmleri insanı sanki (sanki mi??) kötü etkiliyor?! sormayın filmde bi sulugöz moda geçtim (neyse efenim, muzdarip olduğum sanılmasın, memnunum gayet)..

güzel sahnelerden iki tanesi..




tabi ki anlatmicam size filmi.. sakın öle bişi canlanmasın kafanızda.. hem sizin ben gibi hissetmiceniz o kadar kesin ki.. (başka tellerden çalmıyo muyuz nasıl olsa hepimiz..) ayrıca müzikleri (yine) pek sevdim..

oturun izleyin canım..

vee lady uyur..

.

masal

masal bu ya... ♪♫

..kavuşur sevenler
arada öle küsmece kızmaca kalmaz birden.
sanki sihirli bir el gelir dolaşır -yanı başlarında.
kimse uzağa gitmez.
geride kalan olmaz.
uykular güzelleşir.
sevişmeler anlamlanır.

....
işte öyle bir masal başlar.
...
sonra öylece biter gider..


.

9/27/2010

yirmi7

kadınlık zor zanaat..
lisedeyken iki arkadaşım (canlarım) her menstruasyon döneminde fenalaşırdı.. bir ağrılar, bir sancılar.. bir ay birini diğer ay ötekini götürürdük hastaneye..
anneler, teyzeler "hele bir evlenin(!) geçicek bu ağrılar" derlerdi.. (nasıl bir "konuşa-ma-ma bu yaaa!" şunu dosdoğru olduğu gibi söyleseler ya!? aaa ayıp ayıp çok ayıp!! tüü! kaka!) "cinsel ilişkiye girince mi biticek, ya da ille doğum mu yapmak lazım bunların geçmesi için" söyle rahat rahat, kurtul; olmaaazzz.. neyse dur geri geliyorum konuya.. sabah böyle bir vak'a yaşadık! vak'a diyorum ambulans falan geldi.. düşünün yani.. yazık, bu da bu cinsin kaderi.. (çok şükür allahım..)

başlangıcından da anlaşılacağı gibi yorgun/yoğun bir gündü bugün.. (iyice günlük yaptım bloğu ha!) işler işler.. ancak gelebildim eve.. az sonra kendimi miskinliğe gömücem (kafamdaki gereksiz düşünceleri de bi yere gömsem olmaz mı?).. bi de yorgun olunca pek duygusal oluyorum ben, bi mahsun, bi hassas.. hani bişi dese biri başlicam ağlamaya (noluyosa?!) ...

bu hafta bol organizasyon var, yarın istanbul design week açılış partisi (üşenirsin gidemezsin lady'cim, atmaaaaa/heveslenmee!! ), sonra perşembe madde-ışık sergisi, yine bir özel okazyon (bu ne yaaaa, annen de mi enteldi "okazyonmuş!", biz ona organizasyon diyoruz lady immmmm! hehehe ).

sizce umut var mı, totomu kaldırıp gidebilir miyim dersiniz :s

bi de dün "Coco Chanel & Igor Stravinsky" aşkını izledim: tutku dolu bir aşk!.. birini tutkuyla istemek: korkutucu ama vazgeçilmez...-amman eksik olmasın! (korkmayın siz tehlikesizinden sipariş ettim ben, gelcek :p)



neyse daldan dala atlıyorum, iyisi mi susiim di mi..



bi de; merak ediyorum seni.. lütfen arada ses ver.. (püf yaptım ;) mesajım sana gitsin!)

9/26/2010

farewell


pek değerli biri için zor bir gündü bugün..
yakınında değildim/olamadım ama dualarım onunlaydı... onun için bir yıldız kaydı.. ama inanıyorum ki gönlünde ışıltısı kaldı..



9/25/2010

yirmibeş

başı ağrıyan var mı, hani varsa öle birileri "havadan canım büyütçek bişi yok" dicem! unutmaya çalışıcam - gerçi ne mümkün :(

dün hani gökgürledi bisürü falan ya - hani tırsak lady naz yaptı size.. manzaram tam da böyleydi işte!



dün geceyi sağsalim atlattım.. neyse ki.. bugün ise sakin sakin geçti.. sabah uyandığımda bugün için bir planım/önerim vardı (hemen bir adım attım) ama o olmadı :s

şimdi cumartesi falan ama, tembel lady geri geldi.. yatasım var hiçbirşey yapmadan.. ayrıcaa sizle paylaşaçak başka fotom yok sanıyorsanıııııız yanlışsınız :) bi düne bak bi de bugüne.. bu da bugünden.. ışıl ışıl ♪♫.. 




...her güne bir fotoğraf oldu blog..


geri gelicek lady..
öpüldünüz..

9/24/2010

ama gök gürlemeye başlarsa, şimşek çakarsa bu gece geçmez, bitmez :(
..napiim, tedirgin oluyorum işte elimde diil!

9/23/2010

'beyoğlu rapsodisi'


buralara bi de bu açıdan bakmaya ne dersiniz?








"bir otel katibi"





"sorarım - ki otel katipleri sorar - bir terlik nedir
terliğin yenisi yoktur
geçmişi yoktur, geleceği yoktur
yeri ve kimliği zaten yoktur
bir terlik bir terliktir o kadar."



edip cansever


9/22/2010

yirmiiki (edirne'min trafik kodu :p)

bi tek ben mi tanımıyordum "birhan keskin"i (tanımamak=okumamış olmak).. çok ayıp bana (çekinmeyin ayıplayın).. okuyunca ben kendimi ayıpladım valla.. dolaşırken orada burda, kayboldum kelimelerinde.. buyrun burdan..

"arka bahçe



birbirine dolanan hayaller yumağıdır hayatımız
kim karar verebilir birbirine dokunan taş ve su
hakkında, kimin kimi ayakta tuttuğuna, ve günün
aslında kumdan, tuzdan ve ışıktan oluşmadığına?
boşlukları doldurduğumuzda belirecek hayatın
anlamı, taşı ve suyu doğru yorumladığımızda, bir
yarı öbür yarıyı anlayacak: olgunluk bize yaban
meyvesi gibidir; gevşek ağızlarımıza dokunan zehir!
kim sana verdiklerimi, senden aldıklarımı çözebilir?
birbirine dolanan hayaller yumağıdır hayatımız,
hayalleri dik tutmak gerekir.
...
ben yumuşak tuşlarına basacağım hayatın
sen çatıyı kur.
sırları soracağım ben,
sen hayatın anlamını ara.
yazın yönünü değiştireceğim ben
sen yolculuğa çık.
ben arka bahçeyi özleyeceğim
sen inat et..."


birhan beskin
.....


bööle..


biliyo musunuz hala sufle yemedim ben.
..ve hala içten içe canım çekmeye devam ediyo.. beyaz atlı prensim dumanı üstünde bir sufle ile kapımı çalsın diye bekliyorum galiba! (sahi evimin yolunu biliyodur di mi? heheh)

güzel bir kahve yapim bari.. e bana müsade o zaman..
öpüldünüz..
unutmadan siz nasıl alırsınız kahveyi?

böyle de güzel bir şehir burası!

*köprüden sallananlar 12 dev adam posterleri.. merak edenler için ek bilgi..

9/21/2010

:/

bişi yaptım blog.

çok üzüleceğim birşey (galiba)
yıkılabilirim (var bi ihtimal 50-50).
belki günlerce kendime gelemem (pfff)
hatta galiba olumlu bişi olma ihtimali yok.

ama olmalıydı mutlaka..(bak bu doğru işte)

sen elimi tutar mısın sonra?

stand(ing)still




9/20/2010

belki..


"belki bir gün evimiz olur.kedilerimiz olur. kediler sevisir, biz sevisiriz. tenin, kokun, sesin olur.sabah kahvaltıları olur cilek reçelli. kısın kahve, battaniye, film olur. aksam rakı, meze, müzeyyen gelir.sonra giderler, biz yine sevisiriz.







yeter ki mutlu olmak için.*"

*merveengin

9/19/2010

usul usul!






9/16/2010

kaya gibi sağlam (mısın?).

üstüme geliyor birsürü şey...
yada ben çekiyorum..
ben yapıyorumdur kimbilir - belki böyle bile denebilir!
aslında önce iyi gibi..
ama değil..
iyi görmek istersen iyi.
yok öyle görmek istemezsen dersen kalsın olduğu gibi -o da sancılı.

birilerini anlamak çok zor.. anladığını sanmak daha zor..

"hah ben anladım işte tam da böyle" deyip..
öyle olmadığını görüp şaşırır kalırsın akabinde de..
öyle işte..
büyük çelişki..

hani rüzgarda sonbaharda kavakların altında oturursun da o rüzgarda yaprakların birbirine vurup çıkardığı sesle kendinden geçersin..
ama azıcık kararınca da o sesten biraz ürkersin...
öle bişi..
yine çelişki..

birilerini anlamak çok zor.. anladığını sanmak daha zor..

bazen samimi olmak yıpratıcı.
hele bi de onlar olmazlarsa.. (değiller mi?)
al başına belayı..

...
öyledirler aslında belki..
e nasıl bileceksin bunu?
bilemiceksin!
söylenmez bu!
söylersen kaybedersin!
kaybetmezsin belki..
çoktan kaybettin.
belki de bir kazançtır bu?!
....

birilerini anlamak çok zor.. anladığını sanmak daha zor..

9/15/2010

mutluluk

9/14/2010

lady confused

sus pus kalabilir miyim bir yerlerde?
kimse bişi demesin, sormasın..

♪♫♪♫♪♫

9/12/2010

thunders call lady!


herşey iyi tamam da şu gökgürültüsünden korkma olayını bi türlü çözemedik! napmalı netmeli? var mi bi ilacı bunun? yada "bak şunu şunu yaparsan hiiiiç bişeyciin kalmicak" gibi bi cümlesi olan? ...beklemedeyim.. varsa uygulicam ona göre düşünün taşının..

bendeniz (leyleği havada da görmedim ama) sonunda  totomu koyabildim yerine.. sanırım bir süre hiç bir yere gitmem (ne zaman böyle söylesem yeni birşey çıkıyor ve ben koşa koşa gidiyorum ya neyse!).. bayram için evime gittim ama bu hastalık (şöyle diyelim aslında ne iyi ne kötü olma durumu) o kadar uzun sürdü ki orda da bol bol yattım (evet yata yata totom büyüyor :s)!


dün (sonunda) home sweet home moduna geçebildim.. edirne'de (azıcık) dışarı çıkabildiğim zamanlarda daaaa üj-bej fotoğraf çektim.. hemencecik size getirdim.. bugün.. bugün çok işim var (yersem).. fırsat bulursam güzel bir hikaye (lady masalı?) anlatırım size belki dur bakalım!

..bak gene başladı gökgürültüsü..










9/11/2010

yollar uzun..





9/05/2010

i got u!

cuma aksamdan beri evden dışarı adımımı atmadım :(

başağrısı, hafif ateş, halsizlik, biraz burun akması.. eve girdiğimden beri uyuyor/yatıyor olmama rağmen hala çok toparlanabilmiş değilim, diğer taraftan sıkıntıdan da patlamak üzereyim!!! bu ne kardeşim televizyonda hiç mi birşey olmaz? mesela bu sabah; eskiden pazar sabahları catdog vardı :) kahvaltımızı hazırlar beklerdik (hey gidi eski günler!) kedinin depresyona girip yataktan çıkmadığı üstünde baba atleti olduğu günlerdi onlar :)


şimdi neymiş; ironman! deniyorum acaba bir yerinden yakalar mı beni diye ama ne mümkün!

bi de canım tatlı istiyor akşamdan beri.. ama çıkıp almaya halim yok :( zaten alabileceğim/sipariş edilen fast foodlardan istemiyorum.. çikolata soslu bişiler.. ama sıcacık yemek istiyorum...sufle mesela! evet evet tam olarak aklımdaki! sonraa ev dağınık! bi ayaklandım topliim diye ama hemencecik yoruldum (zaten oldum olası sevemedim şu ev işlerini :s ) ama yıkanması toparlanması yerleştirilmesi gerekenler var kim yapçak onları! lady'yiz diyoruz ama ev söz konusu olunca ladylik falan hikaye! (şimdilik mazeretim var çektim elimi ayağımı ev işlerinden ;p )


üffff! güzelim pazar sabahı (cuma akşamı -cumartesi günü - cumartesi akşamı :s) geçti gitti hastalıkla.. belki de son aydınlık haftasonuydu..

bari güzel bi kahve içeyim de keyfim yerine gelsin, sizinkini nasıl yapiim?

öpüldünüz.

9/04/2010

"lütfen bizi rahatsız etmeyin!"


insanın önce gözü doysun di mi ama :s
....ama evet hepsini yedim!


otelden detaylar..


hepimiz kendi dünyamızdayız..


odamızın manzarası  / dalaman çayı ve denizle birleşmesi...



(tıklamadan geçmeyin ama!)

sahilde büyük bir alan onlar için boş bırakılmış..
hep bizle kalsınlar diye..

evet bence de çok güzel..






this is me..

dalaman çayı..







daha önce nolmuş ki?

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...