5/30/2010

uzak


touch the screen!

5/29/2010

yolculuk








5/28/2010

yirmisekizi bugün

beş defa başlamışım yazmaya hepsi taslak olarak kalmış..
oturabildim bu gece yazmaya.. ama zor günler bu günler.. belki de o yüzden başlayıp başlayıp yarım bırakıyorum..
ne mi oluyor..
büyük bir aileyiz biz..arkadaşlarım, kardeşleri onların aileleri hepimiz birlikteyiz. birlikte büyüdük, dile kolay 20 yıl oldu..gün geldi ailelerimizden çok beraber zaman geçirdik..yıllardır sevdik, kızdık, küstük, ağladık çok güzel günlerde beraberdik.. zor günlerimiz oldu, kayıplarımız! ben babamı kaybettiğimde tosunum yanıbaşımdaydı (daha bir çoğu öyleydi ya!). o dayanlması zor günlerde yüzümü güldürmeyi başaran nadir insanlardandır.. şimdi yine zor günler yaşıyoruz; çok zor.. malesef pamuk hasta. pamuk tosunumun annesi (bu isim öyle uygun ki ona)! o pamukluğuna hiç örtüşmeyen bir hastalığı var..hiç hem de.. yanına gitti tosunum, yanıbaşında, onunla.
çok buruk geçiyo bu günler ve işte böyle zamanlarda aslında nasıl aileymişiz onu hissediyo insan. acısını içinde yaşayıp..

inanıyoruz biz herşey en iyi şekilde ilerlicek.

kimseyi üzmek diil yazma sebebim. ama bizim yolladığımız dualara sizinkiler de eklenir belki.. onlar da hem tosunumun hem pamuğun hem kardeşin hem babalarının yüzünü gülümsetir.. kimbilir..

bu gece uyumadan siz de güzel dileklerinizi gönderin olur mu?!

5/24/2010

kör gözüne parmak!

.
yani istesem, ayarlasam olmaz(dı).
ben diyorum görüşmicem. min olsun herşey, (yukardaki) sen diyosun ki 'kör gözüne parmağım!'
uf yaaa uff uffff!!!
git işte!
niye öpüyosun, niye bakıyosun öyle ışıl ışıl!
gören de sevgi böceği sanar seni beni!

big city "law"

5/23/2010

(p)azar (p)azar








5/22/2010

lady'nin çaydanlığı

.
"kırılan bir çaydanlıktı
                                    biz öyle sandık
ya da bir yıldız uyanmış
    sonra uyanıvermiş

öyle şaşılası bişey ki
ş a ş m a d ı m   b i l e!

sen söyledin türkçe yüzermiş capon balıkları

sen hep böyle güneşli yalanlar söyle

ben
toplarım
parçalarını.."     C.Yücel


"gel"




"leyla değilim dost,
lakin çağırırsan çöllere gelirim.

sana yalan halde gelmem,
                                      toplarım özümü
yalın halde gelirim.

kapıyı çaldığında 'kim o' dersen,
                                      ben olmam kapında
sen olur gelirim.

sen gel de yeter ki,
                                      yola yük olmam
yol olur gelirim!"



mevlana

yağmur geldi

5/18/2010

easy

.
kapalı bir gün aslında (istanbulda olmayanlar için ön bilgi :p). bu havaları çok depresif bulurum ben. ama çok huzurlu bir gün! ...ne kadar barışıksanız hayatla o kadar güzel herşey. ve o kadar güzel ilerliyor!

masamdan dışarı baktığımda gökyüzünü görebiliyorum, şanslı insanlardanım! ama bir yandan da hayal kurmaya devam ediyorum; yeşillik bir yerlerde üşüye üşüye dolaşmak istiyorum. termosa çay koyup, kitabımı alıp, hatta cimlere yayabileceğim battaniyemle! (bi gittim geldim oraya!)

size de iyi gelen biri(leri) var mı? yani onunla konuşunca sakinlediğiniz. görünce belki hiç konuşmasanız bile enerjinizin değiştiği! yada ne biliim başka duygular!

iki kişi var benim hayatımda. ikincisini dün dahil etmeye karar verdim. ikisinin durumları çok farklı. doğruya doğru (m.nin yeri (ap)ayrı). m. öyle bişi ki, onunla görüştükten sonra "m. ile mi görüştün sen?" diyor mjuna! öyle olumlu etkiliyor ki beni. çok sık görüşemiyoruz. uzun aralıklarla görüşebilmek bile değerli. 
diğeri ise.. diğerini dün dahil etmeye karar verdim. kızsam da hatta belki nefret etsem de değişiyorum. aklımdakiler uçu(şu)yor! çok acaip bişi! herşey gerçekliğini yitiriyor! kabul etmek bile garip!....

...
pek anlatasım var ama işe dönmeliyim şimdilik.. nasılsa konuşuruz yine!

...
bu arada kedim nasıl?
isim arıyorum kedime, henüz ismini koymadım, önerilerinize açığım :)

öpüldünüz.


5/17/2010

mavi gece




mayıs(tezek)


son günlerde aklımın bir köşesinde bu var; ben galiba gerçekten akrep burcuyum (gerçi kuyruğumu kendime döndürmüşüm ama!!). öyle çok bilmem burçların özelliklerini. ama "akrep burcuyum" dediğimdeki bakışları bilirim. sevmem.

neyse, ben nasıl akrebim, ben gaaliba karmaşık, biraz sorunlu ve gizemli şeyleri (zeynebim haklısın bu kelimeyle barışmalıyım :p) seviyorum. ve hep bir yerinden dahilim o karmaşalara. durup dururken birşey olur mesela - hiç olacağı yoktur. öle şaşar kalırsınız; "haydaa bu da nerden çıktı" dersiniz! hiç olmadı ben (hiç farkında olmadan belki) bişi bulurum, niyetim karıştırmak falan diil, bi müdahale yapmam, olur öyle. bir de bakmışsınız yeni bir atraksiyon!

son birkaç haftadır da aynen böyle şeyler oluyor. kesinlikle karşısındayım dediğim bir karar aldım. daha onunla barışamamışken yeni bir tanesi.. ama diğer taraftan bir de eğlenceli şeyler oluyo. biriyle tanıştım çok eğlendim haftasonu (birgün görüştük ama olsun). kadınlar daha iyi bilirler bunu (zaten daha çok kadın takipçim var), biriyle tanıştığınızda "acaba nasıl yaklaşıyor bu adam bana?" dersiniz (haha bu bi tek bende oluyormuş mesela, ben herkeste öle oluyo sanıyormuşum)! Ne diyordum, bireyselleştirelim o zaman, ben bir sorgularım nedir ne diildir diye! o kadar rahattım ki, sanki çok uzun zamandır tanışıyoruz gibi, güldük eğlendik. bi de kedi yüzüğüm oldu. bi ara sizle fotoğrafını paylaşırım. kesin siz de çok severiniz!

bugün.. bugün güzel bir gün. her nekadar (hala) her sabah uyandığımda şu yukarda karşısındayım deyip bir yerinden dahil oldum dediğim şeylerle kavga ediyor olsam da güzel bir güne uyandım. yüzümü yıkarken kendi kendime "aaa saçmalama ama artık yeter" diye gülümsüyordum :)

bu hafta çeşitli organizasyonlar var, bakalım nelere gebe bu hafta!
öpüldünüz!

bi de unutmadan günün müziği burda efenim!


5/16/2010

Come On A My House

.

5/14/2010

ondörtmayıs


günaydııııııınnnn,
tralalalala lalala böle bu sabah :)
noluyo böle? insanoğlu ne değişik! bi ölesin bi böyle.

   
şimdi ben bir süredir tasa ediyordum 'bu'nu! etmiyorum şimdi. gevşedim. ohh! onu tasa et bunu tasa et, nereye kadar canım.

zaten bugun ilk açık ayakkabımı da giydim bir mutluyum sormayın :)

5/11/2010

terapi no bilmemkaç

dur dur hemen yazim da iyi gelsin.

yok kardeşim bu işin boku çıkmış. kiiimseye güvenmiceksin. kimseye ama. sonu nereye gider, muhtemel yalnızlığa gider ama olsun. gerçekten olsun. ben hep benzer şeylere yorum yapıyorum.. farkındayım. ama öle. beni en çok üzen şeyler bunlar. o yüzden bunlara yorum yapıyorum.  şimdi noldu diceksiniz; beklediğim oldu demeli belki. tam da bunu bekliyordum. bu olsun diye attım adımlarımı. oldu.

..hayır "olmasın böle" geçmedi mi aklımdan, geçti tabi. yalan diil. ama bööle "şey"lerle uğraşırsan olacağı bu.

kar kalsın yanıma diyelim.

bööle bööle huzur olsun hep..









- bi gün şu içimdeki herşeyi dökücem.
- hangi gün?

5/10/2010

beni bu havalar mahfetti!

.
evet biraz açtım arayı ama geldim geri. burnumu çeke çeke! herkese aynı şeyi söylüyorum; gerçekten beni bu güzel havalar mahfetti! yok başağrısıydı, yok gönül sıkışmasıydı (ne varsa sıkışacak), yok burun akmasıydı! aaaaa yeter ama, yazık bana da! ama haftasonu biraz uzaklaştım (sanki!) edirneye gidip! e malum anneler günüydü. annemin dizinin dibinde  (anneler gününün verdiği ekstra keyifle) uyumalarımı saymazsak, ablalar ve yeğenlerle aşk yaşadım bol bol!
yolculuk maceralı başladı, tam metroya gittim demezler mi bomba ihbarı var giremezsiniz diye! haydaaa! neyse cengaver bir taksiciye rastladım da beni çıkşta otobüsü durdurup bindirdi -yakalamamın imkansız olduğu otobüse! sonra yolda güneş batışındakı ışık oyunlarına daldım!







 

....
edirnem başka bir dünya! insan orda yaşlanmaz! cumartesi şehrin tam merkezinde (bilen bilir saraçlar caddesinde) şu eğlenceye bir bakar mısınız?!






 

bu da benim dünya tatlılarımdan bir tanesi! bu güzelliği paylaşmadan edemicem! (maşallah deyin ama :p)

 

.....
ben mi?
ben anlatılacak gibi diilim!
hem bu güzellikler varken ne gerek var!

öpüyorum sizi.
özlemişim.


*kedicim affet, yoğun bir haftasonuydu! görüşelim diyemedikten sonra aramayı doğru bulmadım. sonraki ziyarette bir kahve keyfi yaparız inşallah!

5/05/2010

.


böyle.


.

5/04/2010

dört mayıs

kendinizi
              inandırmak
                               istediğiniz kadar 
                        i n a n ı r s ı n ı z  olan bitene.

         isterseniz g e r ç e k l e r i görürsünüz.

    isterseniz
aklınızdan geçene t a v olursunuz.

                        h e p s i   (birtek) sizin elinizde.


5/03/2010

dear friend

mayıs ayına girdik.. sabah bi yere tarih atmaya çalışıyordum afalladım valla .05 yazarken.. ne çabuk oldu mayıs. şu arada bi de üç-beş günlük bir tatil yapabilsek.. nasıl yenileniriz!

cuma yazmıştım keyifsiz bi atak geldi! dağıttı beni. yaşayanlar bilir, sonrasında her an yeni bi tanesi gelecek sanıp tedirgin olursunuz. bi süre öyle geçer, ne zamanki normalinize dönersiniz, tekrar etmeyeceğine emin olursunuz (en azından bir süre) o zaman ancak huzur bulursunuz. ben henüz bu anlamda huzurluyum diyemeyeceğim. geçen yıl da aynı tarihlerde olmuş (evet uzun aralıklarla olduğunu söylemiştim, takvimime baktım en son geçen yıl yine aynı tarihlerde olmuş!). bu yıl umarım bir tek bu olur biter gider..

cumartesi bol gezmeli, alkollu bir akşam oldu; bir bekarlığa veda daha vardı (yok ben diilim :p). evlenenlere bir arkadaşımızı daha kattık! başımızda duvaklarla, yemeğimiz, bol fotoğraflı :) pek güzeldi! aslında ben çok ta heyecanlıydım, pırpır başladım geceye (yemek sonrası gezmece için)! süslendim püslendim aslında eğlenceli, ama biraz karışık bitti. heyecanlanıp beklediğim bir akşam olmadı (oldu ama ne biliim kafam karıştı çok).. hala küçük bir kız gibiyim, inanıyorum, güveniyorum. oysa (artık inanmam ve kabul etmem gerek herhalde) dünya (olmasını beklediğimizden) başka bir dünya, yine de denemeye devam ediyorum! bakalım nelere gebe zaman!

....
bendeniz değişik zamanlar yaşıyorum, anlatamıyorum (niye anlatamıyorum çünkü) sözcükler yetmiyo içinde olduğum ruh halini anlatmaya.. bildiğim bişey var o da "ben de eskisi gibi diilim"..

öpüldünüz.


daha önce nolmuş ki?

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...